Tarih: 14.04.2017 00:57

Facebook Twitter Linked-in Whatsapp

Herkes kendince ifade etti EVET mi HAYIR mı diyeceğini. Şarkıyla, türküyle, sloganlarla ve çeşitli etkinlikler ile.

Dün değerli bir arkadaşım "referandum sürecinde sahaya yansıyan durumları kaleme alırmısın" dedi. Gergin ve yorucu geçen günlerden sonra geriye bakıp bir tebessüm edelim diye tabiki yazarım dedim. Her biten yılın ardından iyisiyle ve kötüsüyle kısa kısa değerlendirme yapılır ya işte bizde REFERANDUMA DAİR bir değerlendirme yapalım dedik nacizane aklımızla. Böylelikle stresimizi ve yorgunluğumuzu atıp keyifle sandık başına gideriz umarım.

***Bu arada lütfen herkes sandığa gidip  oy hakkını kullansın***

 

EVEEEETTTT sayılı günler çabucak geldi geçti. Çok şey gördük ve duyduk. Süre uzun sahadaki  aktörler çok olunca bu kadar farklı ve renkli durumların yaşanması normal tabiki. Malum STK lar aktif rol aldı. Bu iyi mi oldu kötü mü oldu takdir sizin efendim.

Bazen çok güldük bazen dehşete düştük görüp duyduğumuz görüntülere. İnanın referandum sürecine dair sayısız video ve fotoğraf adeta aktı bana. Çok çok güldüm ve hemen arkadaşlarıma yolladım bende. Çoğu kötü bir komedi filmine ait fragmanlar gibiydi. 

Gülmenin yanı sıra çok kızıp üzüldüğümüz durumlarda oldu. 

 

Beni en çok kızdıran olay çocuğuna EVET ismini koyan ve bunu kahramanlık öyküsü gibi anlatan baba oldu. Olay yaşandı ve bir kaç gün geçmesine rağmen kimseden ses çıkmadı. Baktım ki ses seda yok kaleme aldım bu durumun yanlışlığını. Sitemim babaya değildi o yazıda. Babanın bu hareketine toplumun kayıtsız kalmasıydı. 

NE YAPIYORSUN KENDİNE GEL EVET DİYE İSİM Mİ OLUR DİYEN OLMAMIŞTI. Aksine ödüller verilmişti babaya.

 

Bol GAF içeren konuşmalarda ayrı bir durumdu referandum sürecinde. En başta gülüp sonrasında çok üzüldüğümüz konuşmalar. Bizi temsil eden ve bu sebepten konum alan  kişilerin kapasiteleri kahrolmamıza sebep oldu.

**VAH MALAMINE** dedik sık sık dizlerimize vurarak. Bizim dışa yansımamız böyle mi yani? 

Başımı vurup içimi boşaltacağım  AĞLAMA DUVARLARI İNŞA EDİLSİN LÜTFEN!!

 

Yapılan talihsiz açıklamalar acaba gerçekten GAF mıydı yoksa GAF KILIFI ALTINDA YAPILAN KASITLI DURUMLAR MIYDI? Bilemiyorum...

Yapan kişi ve Allah bilir gerçeği!! 

 

En başlarda çok komik ve tuhaf kareler görüyorduk sosyal medyada. Bazen yazarak bazen de sözlü olarak uyardık. EL İNSAF YAHU arkadaşlar bu kadar olmaz dedik. 

 Komşusuna ziyarete gidip çay içerken çekilen bir fotoğraf ve altında şu ibare; "....... ailesini ikna ettik"

Yada sokaktaki vatandaşlar ile çekilen fotoğrafların altına yine aynı tarzda yazılan yazılar. Zavallı vatandaşın belki de durumdan haberi yok. 

Bu durumlar o kadar çok çığırından çıkmıştı ki her an şu görüntüleri ve bildirim yazılarını bekliyorduk;

 

*kız istemeye gittik. Hem kızı aldık hemde babasını ...... demeye ikna ettik,

*bugün havada takla attım beni izleyen herkesi ....... yönünde ikna ettim,

*annem ...... demezsen sütümü sana helal etmem dedi bende tamam dedim ama yüklü miktarda harçlık veren babamın isteğinden yana oyumu kullanıcam,

*eşim çok dır dır etti sussun diye tamam ....... diycem dedim ama kesinlikle tam tersini diycem.

 

Belki bu durumlarda yaşandı da haberimiz olmadı. KİM BİLİR!!

Bir süre sonra bu tarz çalışmalar daha organize bir hâl almaya başladı. Bilgilendirme tarzı toplantılar. Burada da farklı durumlar yaşandı ya hadi neyse. "Benim toplantım seninkini döver, bizimkinin yanında diğerlerinin yaptığı kayda bile alınmaz vs vs" söylemler duymaya başladık.

 Hep diyorum bir daha diyeyim; SİYASET DENEN VİRÜS GİRMESİN BİR KERE KANA. YER BİTİRİRDE RUH DENEN HAZİNEYİ ANLAYAMAZSIN.

 

Acısıyla, tatlısıyla, şovları ve şovmenleri ile uzun bir referandum sürecinin sonuna geldik sayılır. Arzumuz ve duamız her zaman huzurdan yana. Son yıllarda çok yorulduk. Canımız çok yandı hem manevi hemde maddi anlamda. Ölümler ve zulümler artık bizi etkilemiyor ya en çok bu CANIMI ACITIYOR.

Sabah uyandığımda bugün hangi filme veya hangi etkinliğe gitmeliyim diye düşünmek istiyorum artık....

— HABER SONU —