Tarih: 27.10.2022 11:10

Ağzı olan konuşuyor, parmağı olan yazıyor!

Facebook Twitter Linked-in

Ağzı olan konuşuyor, parmağı olan yazıyor!
 
Helal olsun Vali beye!
 
Son yıllarda sosyal medyanın bu denli popüler olması ve sağladığı hızlı erişim herkesi gazeteci yaptı. Ancak bunun suyu öyle bir çıktı ki; artık parmağı olan yazmaya başladı.
Sözde gazeteciler de tanıklık etmedikleri, haber değeri olsun olmasın sosyal medyada gördükleri her paylaşımı haberleştirmeye başladılar. 
Sözde gazetecilerin bu memlekete verdikleri zarar yetmiyor gibi bir sosyal medya hesabı açan herkes de gazeteciliğe soyununca, sosyal medya gazeteciliği aldı başını gitti.
Atalarımız “Ağzı olan konuşuyor” demiş ama bunu bugünlerde "Parmağı olan yazıyor" diye değiştirmek gerekir.
Araştırmadan, sorgulamadan ve hiçbir empati kurmadan bir kentin en büyük mülki amirine bile iftira atacak kadar cahil olan bu insanlara söyleyecek söz bulamıyorum.
Valimiz Salih Ayhan bey, Şanlıurfa’ya atandığı günden beri asık suratlı, çevresine emirler yağdıran, yanına adeta salavatla yaklaşılan devlet büyüklerinden çok farklı bir çizgide oldu. 
Mütevazı kişiliğiyle Şanlıurfa’nın yararına olan her projeye destek verdi ve vermeye devam ediyor.
Halkın içinde gezen, sorunları, beklentileri ve önerileri yerinde dinleyen Vali beye “Sıra dışı Vali” demek yanlış olmaz.
Böylesine cana yakın ve böylesine Şanlıurfa’ya hizmet için gecesini gündüzüne katan bir insanı silah ruhsatı üzerinden yıpratmaya çalışmak yakışık kaldı mı?

Bu tür mesnetsiz eleştirilerin bu kente faydası var mı?

Neymiş efendim önüne gelene silah veriliyormuş.

Yahu bunu yazarken hiç düşündünüz mü? 

Araştırdınız mı? Sorguladınız mı?

Bir yılda silah için kaç kişi başvuruda bulunmuş?

Kaç kişiye silah verilmiş?

Silah verilirken hangi kriterlere bakılmış?

Hiç merak edip Araştırma yapma gereği duydunuz mu?

Bir araştırıp yazsaydınız olmaz mıydı?

Vali beye ya da konuyla ilgili vali yardımcısına, hatta özel kalem müdürüne ulaşıp randevu alıp merakınızı gidermek o kadar zor muydu?

En azından komik duruma düşmezdiniz.

Çünkü, bir yandan önüne gelene silah verildiğini, diğer yandan da Vali beyin silah ruhsatlarına yanıt vermediğini yazıp, CİMER’e şikayetten söz ediyorsunuz. 

Bu tezat değil mi?

Şanlıurfa Türkiye Cumhuriyetinin bir kenti ve Türkiye Cumhuriyeti kanunları burada da geçerlidir. 

Belirli meslek gruplarının güvenlik amacıyla, malını ve canını korumak amacıyla silah satın almak istiyor. 

Silah taşıma ruhsatı için gerekli şartlar illerin valilikleri ve emniyet genel müdürlükleri tarafından yayınlanıyor.

Silah ruhsatı almak isteyen kişi veya bireyler, günümüzde artan sıkı önlemler dahilinde belirli süreçler ve gerekli belgeler altında silah ruhsatı sahibi olabiliyor.

Yani hiç kimse kendinden kanun uydurmuyor. Kanunlar ne emrediyorsa Vali bey de onu uyguluyor.

Kaldı ki Vali bey de bu komik söylentiler üzerine kamuoyuna açıklama yapma gereği duydu ve silahlanma iddialarını rakamlarla açıkladı. 

İyi de etti.

Bugüne kadar bin 500 müracaatın sadece 410’una silah ruhsatı verilmesinin onaylandığını açıklayan Vali bey, silah verilmesine ilişkin yasal zorunlulukların yanı sıra bir de kendi kriterlerini buna dahil ettiğini bildirdi. 

Ve ekledi “Aksini ispat eden olursa bu işi bırakırım”

Silah ruhsatı alırken yasal zorunlulukların haricinde kendi belirlediği kriterleri de Vali Salih Ayhan, şöyle sıraladı:

27 yaş altı olmayacak,

Bekar olmayacak ve bir meşguliyeti olacak. 

Bazen 27 yaşına girmesine 2 ay kalan bile red edilmiş.

Helal olsun Vali bey.

Vali Ayhan açıklamasında, bu tür iddiaları ortaya atanlara da “Klavye kahramanlığı” benzetmesi yaptı. 

Bunlar kahraman değil olsa olsa “yalan makinesi” olurlar.

Aslında Vali bey, çok da nazik bir eleştiri yaptı. 

Bunun aksini yazanların yüzünü kızardı mı? Merak ediyorum doğrusu. 

Eline yüreğine sağlık Vali bey.

Saygılarımla

İsmail ÇÖLKESEN




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —